DOLAR

32,3142$% 0.18

EURO

35,0805% -0.18

STERLİN

40,8657£% -0.38

GRAM ALTIN

2.279,22%0,09

ÇEYREK ALTIN

3.949,00%-0,50

BİTCOİN

฿%

Öğle Vakti a 13:15
İstanbul PARÇALI AZ BULUTLU 17°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Verisoft okyanus ötesinde büyüyecek

Türkiye’nin en köklü teknoloji şirketlerinden biri olan Verisoft, bu yıl 30’uncu kuruluş yıldönümünü kutluyor. 1984 yılında kurulan Verisoft’un ilginç bir hikâyesi var. Bu başarı hikâyesini başka bir sayımızda anlatacağız. Bu sayımızda ise geçen ocak ayında göreve başlayan, Verisoft’un yeni Genel Müdürü Bahadır Koçtürk’le yaptığımız röportaja yer veriyoruz.

TAV Passport, Total Card, Garanti PayPass Kol Saati, Atatürk Havalimanı Kartlı Otopark ödeme sistemi gibi ilginç kartlı uygulamaların perde arkasındaki ismi Verisoft, yurtdışında da önemli projelere, işbirliklerine imza atıyor. Verisoft, 1999 yılında Ziraat Bankası’yla birlikte Bosna halkını Visa ve MasterCard kredi kartları, ATM ve POS cihazlarıyla tanıştırmıştı. İngiltere’de 150 yıl aradan sonra ilk kez bankacılık lisansı alan Metrobank’ın InstantEMV yazılımıyla bu ülkede ilk defa şubede MasterCard Chip&PIN kartlarını anında kişiselleştirerek vermesini sağlayarak adını duyurdu. Verisoft, önümüzdeki dönemde ise Türkiye’nin ödeme sistemlerinde dünyaya örnek olan uygulamalarını Amerika’ya taşımayı planlıyor.

Bahadır Koçtürk ile Verisoft’un yurtiçi ve yurtdışı faaliyetleri, gelecek planlarının yanı sıra neden yazarkasa POS’un donanım tarafında yer almadıklarını, bu yeni sistemin sektöre ne getirip ne götüreceğini konuştuk…
 
Önce kısaca Verisoft’u tanıyabilir miyiz?

Verisoft’u kısaca, ödeme sistemlerine odaklanmış butik bir çözüm ortağı olarak tanımlayabiliriz. 30 yıllık deneyimle kazandığımız know how’ı yurtiçi ve yurtdışındaki müşterilerimize entegre çözümler olarak sunuyoruz. Merkezimiz İstanbul Davutpaşa’daki YTÜ (Yıldız Teknik Üniversitesi) Teknokent’te bulunuyor. 40 kişilik ekibimizin yüzde 85’i mühendislerden oluşuyor. Yurtdışında ofis ve distribütörlerimiz mevcut. Kuveyt’ten Kanada’ya, Kamboçya’dan İngiltere’ye, Suudi Arabistan’dan Kamerun’a kadar onlarca ülkede ödeme sistemi çözümleri sunuyoruz. POS, ATM, KIOSK, EMV, sadakat uygulamaları, hediye kartları, kart basım makineleri, otomatik ödeme noktaları, HSM cihazları ve eFatura/eDefter gibi konularda ürün ve hizmetlerimiz var.
 
Verisoft’un sunduğu çözümlere örnek verebilir misiniz?

Müşteri memnuniyeti odaklı çözümlerde iddialıyız. Bu konuda TAV Passport ve Club Total Card örneklerini verebilirim. Sadakat kartları, hediye kartları basıyor, yazılımlarını geliştiriyor, teknolojik altyapısını kurup son kullanıcıya yönelik anahtar teslimi projeler üretiyoruz. Bu kartların sahipleri havalimanlarında, akaryakıt istasyonlarında ayrıcalıklı hizmet, indirim, hediye gibi avantajlara sahip oluyor. İki uygulama da ilgili kuruluşlara çeşitli platformlarda ödüller kazandırdı. Garanti ve TEB başta olmak üzere beş bankanın yazarkasa POS sistemleri için bankacılık uygulamasını geliştirdik. Ayrıca Bankalararası Kart Merkezi’nin bu amaçla tasarladığı BKM TechPOS uygulamasını geliştirdik.
Maliye Bakanlığı’nın, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın eFatura/eDefter uygulamaları için HSM cihazları, bu işlemlerin hızlı ve etkin olarak yapılması için de gerekli yazılımları sağlıyoruz.
Yurtdışında ise Ziraat Bosna’nın Bosna Hersek’te çıkardığı tüm Visa ve MasterCard kredi ve debit kartlarını, POS ve ATM sistemlerini Verisoft kurdu. Aynı hizmetleri talep eden Boşnak bankaları için BAMCARD ulusal kart switch ve yönetim merkezini kurarak 12 farklı bankaya Visa/MC TPP verilmesini sağladık. Yine bu ülkede ilk EMV POS ve EMV ATM uygulamalarına imza attık. Kuveyt’te başta Burgan Bank ve Ahli United Bank olmak üzere sekiz banka için EMV kart uygulamaları geliştirdik. Suudi Arabistan’da BKM benzeri bir bankacılık uygulaması olan SAMA SPAN2 için EMV kart kişiselleştirme yazılımını hayata geçirdik. Arnavutluk’ta, Makedonya’da, Hırvatistan’da, Ukrayna’da, Ürdün’de, Mısır’da, Pakistan ve Yunanistan’da da EMV projelerine imza attık. Son olarak İngiltere’deki Metrobank’ın InstantEMV DDA/CDA PayPass geçişini sağladık…
 
Nedir bu InstantEMV? İngiltere gibi kredi kartlarında, ödeme sistemlerinde güçlü bir ülkede bu işi nasıl alabildiniz?

Europay, MasterCard ve Visa’nın kısaltılmışı olan EMV, çipli kartlar için belirlenen standardizasyonu ifade ediyor. InstantEMV ise 3 dakika gibi kısa bir sürede kart basımı, kart kişiselleştirmesi ve çip aktivasyonunun sağlayan bir sistem. Verisoft olarak, Metrobank’a anlık kart basımı, kişisel bilgilerin yüklenerek kartın kişiselleştirilmesini ve bir PIN PAD ile müşterinin tercih ettiği PIN kodunu seçerek kartın aktif hale getirilmesi hizmetini sunuyoruz. Aynı zamanda bu işlemi yapacak makineleri de temin ediyoruz. Metrobank’ın neden bizi tercih ettiğine gelince… Türkiye’nin ödeme sistemlerindeki güçlü konumu malum. Bazıları ülkemizi bu alanda test alanı gibi görse de bizde çıkan yeni ve orijinal uygulamaların 3-5 yıl sonra birçok ülkede kullanılmaya başladığını görüyoruz. Biz de Verisoft olarak yurtiçi ve yurtdışında çok ciddi projelere imza atmış bir şirketiz. 30 yıl gibi bu sektör için çok uzun sayılabilecek bir tecrübeye sahibiz. Çözümümüzün işlevselliği, pratikliğinin yanı sıra elbette sunduğu maliyet avantajı da tercih edilmemizde etkili oldu.
 
Başka ülkelerde de benzer işbirlikleri gündemde mi?

Evet, artık okyanus ötesine geçmek istiyoruz. Aslında Kanada’da bunun için ilk adımı atmıştık. Orada bazı çalışmalarımız, hazırlıklarımız vardı. Şimdi ABD’de joint venture (ortak girişim) şeklindeki bir yapı ile çözümlerimizi oraya taşımak istiyoruz. Önümüzdeki birkaç aylık dönemde bu planlarımızı hayata geçirmek istiyoruz. Tabii Amerika’yı yeniden keşfetme gibi bir amacımız yok. Orada tek başımıza gitmek yerine sektörü bilen, işine hakim, doğru gruplarla işbirliği yaparak ilerlemeyi tercih ediyoruz. Bu şekilde yaratılacak sinerjilerin çok daha uzun soluklu ve başarılı işbirliğine sebep olacağı düşüncesindeyiz.
 
Yurtiçine dönecek olursak… Verisoft Yazarkasa POS pazarında neden yer almadı? Önümüzdeki dönemde bu işe girmeyi düşünüyor musunuz?

Yazarkasa POS pazarında olmamamız gibi bir durum söz konusu değil. Uygulama tarafında gerek bankalar gerekse işletmeler için çözümler sunmaya devam ediyoruz. Şu anda önde gelen 5 bankanın ve BKM TechPOS uygulmasını yazarkasa POS cihazlarını geliştirdik. Bankaların yanı sıra İnfoteks, Informatik, Arçelik ve Mikrosaray gibi yazarkasa POS üreticilerine de uygulamalarımızla, çözümlerimizle destek oluyoruz. Donanım açısındansa yazarkasa POS üretimi, ciddi ve uzun onay süreçleri gerektiriyor. Hadi yapayım deseniz en az 1 yıllık süreç gerektiriyor. Biz de bu yüzden daha güçlü olduğumuz uygulama, çözüm tarafında yer almaya, oraya odaklanmaya karar verdik. Bu cihazlara yönelik TSM, RKL ve CA sistemleri, bankacılık, sadakat ve diğer katma değerli yazarkasa POS uygulamaları geliştiriyoruz.
 
Yazarkasa POS’la birlikte cihaz sahipliği bankalardan işyeri sahiplerine geçiyor. Yasayla 2015 sonuna kadar tüm yazarkasaların dönüştürülmesi öngörülüyor. Bu durum POS sunucuları, bankalar ve işyerleri için ne getirecek?

Yeni dönemle birlikte birçok alışkanlık ve sistem akışında ciddi değişimler olacak. Ben Türkiye için çok güzel gelişmeler olacağına inanıyorum. Biz de Verisoft olarak inovatif çözümlerimizle bu arenada farkımızı ortaya koyarak bir pay sahibi olmayı hedefliyoruz. Yeni dönemde yazarkasa POS cihazlarının mülkiyeti artık işyeri sahiplerine geçti ve bu da yıllardır süregelen banka-üye işyeri POS cihazı sirkülasyonunu kökten değiştirdi. Artık bankalardaki Ahmet, Mehmet beylerle değil; manav Ahmet, kasap Mehmet, kuruyemişçi İhsan efendilere direkt cihaz satışı söz konusu. Mülkiyet değişikliği beraberinde maliyet değişikliğini de getiriyor. Bugüne kadar yazarkasa kullanmakla yükümlü olan işyeri sahiplerinin cihaz maliyeti 300-500 lirayla sınırlıydı. Şimdi bu tutar bir anda 1.500-2.000 lira aralığına çıkacak. Sonuçta bakkal, kuruyemişçi, manav dediğin küçük esnafın kazancı belli. Şimdi bu insanlara yeni cihazların getirdiği maliyeti çıkarması hatta ekstra kazanç sağlaması için çözümler sunmak gerekiyor. İşte bu noktada Verisoft gibi butik çözümler sunabilen şirketlerin devreye gireceği kanısındayım.
 
İşyeri sahipleri kazançlarını artırmak için neler yapabilir?

Bakkal, manav, kuruyemişçi gibi küçük esnaf, bu cihazlar üzerinden kontör satışı, fatura kabulü gibi ekstra işler yapabilir. Hatta izin verilirse Milli Piyango bileti bile satabilirler. Aslında bu fikri ben 2005 yılında başka bir şirkette çalışırken Maliye Bakanlığı’na sunmuştum. Mevzuata takıldığı için uygulamaya geçiremedik. Her türlü aplikasyonlarını da hazırlamıştık. Aynı yazılımla 4 ay sonra Kolombiya’da POS cihazları üzerinden bu fikir uygulamaya geçirildi.
Biraz daha büyük montanlı ciro yapan işletmelere ise yine bankaların sadakat uygulamaları doğrultusunda avantajlar sağlanabilir. Cihazın sahibi olduğu için işletmeci, kendine en çok avantajı sunan bankayla çalışma özgürlüğüne sahip olacak. Bankalar kendilerini ön plana çıkarabilmek için bu cihazlar üzerinde farklılık yaratmaya çalışacak.
 
İlk etapta değişim zorunluluğu 600 bin civarındaki mobil POS cihazları için getirildi. Ancak cezai yaptırım tehdidine rağmen seçimler nedeniyle dönüşümün yavaş ilerlediği söyleniyor. Ne kadarı değişecek bu cihazların?

Aslında 600 bin mobil POS cihazının hepsi aktif olarak kullanılmıyor. İlk etapta Burger King, McDonald’s gibi fast food zincirlerinin, pizzacıların öncülüğünde bir değişim süreci yaşandı. Diğer kesimlerse “bekle gör” mantığıyla biraz ağır hareket ediyor. Şimdiye kadar 110-120 bin adet yazarkasa POS satıldığı tahmin ediliyor. Benim tahminim mobil POS’lardaki değişimin en fazla 200 bine kadar olacağı yönünde. Çünkü birçok işletme daha önce bankaların ücretsiz olarak kurduğu mobil POS’ların tamamını değiştirmeyecektir. Zaten onların da önemli bir kısmı masaüstü şeklinde kullanılıyor.
 

0 0 0 0 0 0
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

HIZLI YORUM YAP

0 0 0 0 0 0

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.