DOLAR

32,2053$% -0.22

EURO

35,1156% -0.22

STERLİN

41,0337£% -0.05

GRAM ALTIN

2.498,17%1,32

ÇEYREK ALTIN

4.035,00%1,11

BİTCOİN

฿%

İmsak Vakti a 02:00
İstanbul AÇIK 17°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Ayşim Niksarlı: Aynası iştir kişinin söze bakılmaz

Sevgili Ayşim Niksarlı ile yollarımız, PSM olarak kız çocukları yararına düzenlediğimiz bir sosyal sorumluluk projesinde kesişmişti. IBM'in çözüm ortağı olduğu bir şirkette ilk iş deneyimini yaşanan , Pamukbank, Halkbank, Ziraat Teknoloji gibi çok önemli şirketlerde parlak bir kariyer geçmişine sahip olan Niksarlı, 27 yıllık çalışmanın ardından kısa bir emeklilik molası verdikten sonra Forcerta ile profesyonel yöneticiliğe döndü. 20 yılı aşkın siber güvenlik deneyimiyle şimdi de bu şirkette fark yaratan projelere imza atıyor.

Tülin Çakmak PSM Dergisi Ağustos/Zirve Yolunda

Gerek parlak kariyer geçmişi gerekse sosyal sorumluluk hassasiyeti dolayısıyla hayranlık duyduğum Ayşim’in zirve yolculuğunun, özellikle henüz kariyerinin başında olan, çalışmaktan yılmayan, başarı odaklı kadınlara ilham olacağına inanıyorum…

Kısaca sizi tanıyabilir miyiz? Forcerta ile kesişen kariyer yolculuğunuzu anlatır mısınız?

İTÜ Elektronik Mühendisliği mezunuyum. IBM çözüm ortağında ilk tam zamanlı işime sistem destek mühendisi olarak 1992 yılında başladım. 2000 yılında sistem ve ağ güvenliği bölüm müdürlüğüne terfi ettim. Böylece o yıl bilgi güvenliği ve siber güvenlik alanına atılmış oldum.
Pamukbank’ın 2004 yılında Halkbank birleşmesiyle genişleyen bir ekiple bilgi güvenliğinin kurum içindeki yönetişimi, mimarisi, planlama ve projelendirmesi ve operasyonlarına liderlik ettim.
2016 yılında Ziraat Teknoloji’ye siber güvenlik olay izleme ve müdahale bölüm yöneticisi olarak katıldım. Birkaç ay sonrasında da bilgi güvenliği (BG) yönetişim, risk ve uyum ekiplerini de kapsayan grup yöneticiliği pozisyonuna geçtim. 2019 yılında da Ziraat Teknoloji’den emekli oldum.
Farklı rollerle görev aldığım BT ve BG alanındaki çok sayıda projelerde biriktirdiğim deneyimi danışmanlık sağlayarak sektörün hizmetine sunmak istedim ve Forcerta ile yolum da bu noktada kesişti.

20 yılı aşkın süredir siber güvenlik, bilgi ve veri güvenliği alanında çalışıyorsunuz. Bu alanda çalışmak sizi nasıl besliyor?

Güvende olmak her insanın en temel ihtiyaçları arasında. Maslow piramidi olarak da bilinen hiyerarşide, fizyolojik ihtiyaçların hemen üzerinde güvenlik yer alıyor. Bu bireyler kadar kurumlar için de geçerli. Bulunduğum ve hizmet verdiğim kurumlar için bu alanda günceli takip etmek, çözümler araştırmak, bu çözümleri deneyimlerle birleştirmek, servis haline getirmek sürekli gelişimi tetikliyor. Hizmet sağladığımız kurumlara bu alanda katkı sağlamak, ekiplerinin bir parçası olarak desteklemek, dönüşümü ve memnuniyeti görmek paha biçilmez.
Siber güvenliğin çok önemli süreçlerinden biri de bilgi varlıklarınızı ve bu varlıkların gizlilik, bütünlük ve erişilebilirliğini tehdit eden riskleri yönetmek. Veri de sahip olduğumuz bilgi varlıklarının en önemlisi. Bilgi varlıklarını ve verileri güvence altına aldıktan sonra bu verilerden değer üretme aşaması geliyor.
Varlık ve risk yönetim süreçlerinin her ikisinin de yine hem kişisel hem de kurumsal yaşamda karşılığı ve pratiği var. Bakış açınız buna göre şekilleniyor. Bu bakış açısı, kendiniz, şirketiniz ve hizmet verdiğiniz kurumlar için güçlü ve zayıf yanları daha iyi tanımayı, fırsatları ve tehditleri daha iyi değerlendirmeyi, böylelikle seçenekleri daha net görmeyi, değerlendirmeyi ve koşullara uygun seçim yapmayı sağlıyor.
Elbette öngöremediğiniz tehditler ve riskler de çıkabilir. Bu pratiği etki analiziyle birlikte sürekli yaptığınızda, hazırlıklı olmadıklarınız için de daha hızlı harekete geçebilme ve dayanıklılığınızı koruyabilme şansınız artıyor.

İş hayatında size başarıyı kazandıran etkenler neler oldu?

Öncelikle fırsatlara açık olmak, kontrolümde olan alanlarda hazırlıklı bulunmak, kontrol alanım dışındaki konular için de üzerime düşen sorumluluk ve katkı için çaba gösterip kalanı için “her işte bir hayır vardır” felsefesini benimsemek. Enerjimizi neye yönlendirdiğimiz konusundaki farkındalığımız, kendimize ve ekosisteme ne kattığımızı sorgulamak önemli. Ekosistem derken aileniz, şirketiniz, hizmet verdiğiniz müşterileriniz, sektörünüz, ülkeniz, dünya diye çemberi büyütebiliriz.
Çekinmeden sorumluluk almak ve her zaman yapabildiğimin en iyisini yapma arzusu beni çok geliştirdi. Hepimizin kendine has çok farklı yönleri, farklı şartları ve değerleri var ve bunlarla eşsiz kombinasyonlar oluşuyor. O yüzden kendimle yarışmak, hep daha iyiye gitmeye çalışmak ve samimi olmak çok değerli. Samimi olmak derken, olduğunuz gibi olmak ve dürüst olmayı kastediyorum.

Forcerta’da yılın ilk yarısı nasıl geçti? 2023 hedefleriniz neler?

İlk yarıyı güzel geçirdik. Devam eden projelerimizle ilgili çalışmalarımız ve yeni başladığımız projelerimiz, yeni müşterilerimiz oldu. Yeni oluşturacağımız hizmet paketlerimiz için fikirler ürettik.
Siber güvenlik, bilgi güvenliği, veri güvenliği konuları her durumda şirketlerin bir şekilde bütçe sağlamaya çalıştığı alanlar. Aksi durumda gerek regülasyonlar gerekse güncel tehditler dolayısıyla bedeller maalesef daha ağır olabiliyor. Bu anlamda da işimizin sürekliliği oluşuyor.
İkinci yarı için de imzaladığımız sözleşmelerimiz var bir kısım projemizin başlangıç toplantılarını yapıp yola koyulduk. Bir kısmı için hazırlanıyoruz.
Forcerta’nın 2023 hedefleri arasında Avrupa’ya, öncelikle İngilizce konuşan ülkelere hizmet sağlamak var. Yılın ilk yarısında bu konuda girişimlerimiz oldu. Azerbaycan deneyiminden de biliyoruz ki tohumları atmak ve filizlenmesi için sabırla sulamak gerekiyor. Bu yolda devam ediyoruz.
Şirketimizin danışmanlık hizmetleriyle ilgili hedefleri ise özenle seçtiğimiz ve katma değerini müşterilerimizle birlikte deneyimlediğimiz portföyümüzdeki ürünlerin etrafında yeni danışmanlık hizmetleri geliştirmek. Bu konuda da çalışıyor ve ekibimizi büyütüyoruz.

Kariyerinin başındaki kadın yönetici adaylarına ilk tavsiyeleriniz ne olur?

Kariyerlerinin ilk adımından itibaren kendilerini iyi tanımalılar. Değerlerini, yeteneklerini, becerilerini, ne istediklerini, kendilerine neyin heyecan verdiğini, kendilerine ve başkalarına hangi katkıları sağlayabilecekleri konusunda sorular sormaktan vazgeçmemeliler. Bu soruların yanıtları samimi bir iç diyalogla gelmiyorsa ilerlemeleri kolay olmayabilir. İçsel motivasyon için bu şart. Aksi durum bezginlik, yorgunluk, isteksizlik ve bir hevesle tetiklenip sonrasında sönen, yok olan motivasyona sebep olabilir. Bu da harekete geçmeyi engeller, durdurur.
Bu soruları yanıtladıktan sonra yeni hedefler belirlemek gerekiyor. Bu hedeflere ulaşmak için güçlü yanlarımızı nasıl kullanabileceğimizi, hangi zayıf yanlarımızı geliştireceğimizi, etrafımızdaki fırsatları ve tehdit oluşturabilecek faktörleri bilerek ilerlemek mümkün. Seçilen hedeflerin gerçeklenebilir, spesifik, zamana bağlı, ölçülebilir olması da önemli.
Sorumluluk almak, ölçülü inisiyatif kullanmak, sahip olmadıklarımıza değil, elimizdekilerle neler üretebileceğimize odaklanmak, bir şeylerin istenmesini, söylenmesini beklemeden harekete geçmek, destek sağlamak, yardımcı olmak, enerjimizi işin nasıl olamayacağı yerine nasıl olabileceğine, oldurulabileceğine yöneltmek ve bunu yaparken de geleneksel, alışılageldik yolların dışında denemelere açık olmak yaşamım ve kariyerim boyunca fayda gördüğüm seçimler oldu.

Siz de bir mühendissiniz ve kız çocuklarını destekleyen projelerde gönüllü olarak yer alıyorsunuz? Biraz da Ayşim’in bu yönünü okurlarımızla paylaşalım isterseniz…

Doğrudur. Farklı ekiplerle birlikte iş üretmemizi gerektiren iş hayatında teknik konulardan daha çok insanlarla ilgili konularda enerjimizi harcadığımızı fark ettiğimde Kadir Has Üniversitesi’nde profesyonel koçluk eğitimleri almıştım. Bu bilgileri kendi iş yaşamım dışında da özellikle gençler için faydaya çevirmek adına 2016’dan beri İTÜ Mezunları Derneği Mentorluk Programı’nda öğrencilerin gönüllü mentoru olarak rol alıyorum.
KODA (Köy Okulları Değişim Ağı) mentorluk projesinde kadın bir köy öğretmenimizle çalıştım. 2 yıldır ÇYDD’nin gönüllü mentorluk projesinde de yer alıyorum. Geçen yıl mart ayında PSM etkinliği sayesinde, kız çocukların kendine güvenlerini artırarak hayallerini gerçekleştirmelerini sağlamayı hedefleyerek yola çıkan KızCode platformunun kurucusu Müjde Esin’le tanıştım. KızCode, kız çocuklarını ve genç kadınları bilim ve teknoloji yoluyla güçlendirmek için hayata geçirdiğimiz bir sosyal girişim projesi. Bu proje kapsamında da bir kız öğrencimizle birlikte çalışıyoruz.

Yoğun iş temponuz arasında, iş ve özel hayat dengesini nasıl sağlıyorsunuz. Bize hobilerinizden bahseder misiniz?

İtiraf etmek gerekirse bu dengeyi kurmak kolay olmadı. Annelik içgüdüleri bir suçluluk hissi yaratıyor ister istemez.
Saygıyla andığım sevgili babam çok çalışkan bir insandı. İşine saygısı çok yüksekti. Benim de düsturum onun gibi “aynası iştir kişinin söze bakılmaz” sözü oldu. Bu da hep ibrenin işten yana kaymasına sebep oldu. Bu durum bir yandan da aile içinde evle ilgili işlerin paylaşımı, çocukların bir noktadan sonra kendi işlerini kendi başlarına halletmesi ve bu alanlarda kendilerini geliştirmesi için fırsat yarattı. Onlara “Ben mutlu değilsem sizi de mutlu edemem” diyorum hep. Ki gerçekten de öyle. Eşimin de ev ve aile içinde paylaşımcı olması sayesinde hobilerim için zaman ayırmam mümkün oluyor.
En eğlenceli hobim şarkı söylemek. Kadın korumuzla yurt içi ve yurt dışında birçok konserde, İspanya ve Bosna’daki korolar arası dereceler aldığımız yarışmalarda çokça sahne tozu yuttuk.
Doğayla kucaklaştığım hobiler beni çok çekiyor, Balıkadam brövem var. Dalmayı ve kayak yapmayı seviyorum. Trekking ve kamp yapmayı da seviyorum. Çiçek yetiştirmek en büyük zevklerim arasında. Eşimin de uğraşlarıyla meyve, sebze, ceviz ekip biçtiğimiz bahçelerimiz var.
Seyahat etmeyi ve bu sayede insanları, kültürleri tanımayı da çok seviyorum.
En büyük tutkum, kendimi keşfetme ve tekâmül yolculuğum. Bu tüm deneyimlerden beslenen ve hiç bitmeyecek bir yolculuk.

0 0 0 0 0 0
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

HIZLI YORUM YAP

0 0 0 0 0 0