Fed yeniden sahnede! İşte olası senaryolar

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Piyasalarda küresel enflasyonist risk ve resesyon endişeleri devam ederken; ABD’de bankacılık sektörüne ilişkin kaygılar yeniden canlandı. 2008 yılında yaşanan küresel finansal krizinden bu yana en büyük bankacılık krizi çözmeye çabalanırken, önceki gün sorunların önüne geçebilmek için First Republic Bank’ın varlıklarını JP Morgan satın almış ve sektöre yönelik endişeleri hafiflemişti. Ancak, dün ABD pay piyasalarında satış baskısı yeniden arttı. Yoğun veri akışının olduğu bu haftada, ABD Merkez Bankası (Fed) ve Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) faiz kararları ve ABD ekonomisindeki gidişata yönelik ipucu vermesi açısından kritik olan tarım dışı istihdam verisi takip edilecek.

Fed’in para politikasını belirleyen Federal Açık Piyasa Komitesi’nin (FOMC) mayıs ayı toplantısı bugün sona ediyor. Fed faiz kararını Türkiye saati ile (TSİ) akşam saat 21.00’de açıklayacak. Karar sonrası saat 21.30’da Fed Başkanı Jerome Powell’ın basın toplantısının gerçekleşmesi bekleniyor. Piyasalar Fed’den 25 baz puan faiz artırımına kesin gözüyle bakarken; faiz kararından çok politika metninde yer alan ifadeler ve Başkan Powell’ın mesajları kritik olacak. Piyasalar açıklamalarda, ileriki dönem para politikasına yönelik ipuçlarını arayacak.

Fed’den bu toplantıda 25 baz puanlık faiz artışına kesin gözüyle bakılırken, bankanın böylelikle son faiz artırımını gerçekleştirmesi bekleniyor. Ayrıca, bu yıl bitmeden Fed’in faiz indirimine başlayabileceği de fiyatlamalar arasında. Faiz kararı sonrası verilen mesajlarda, özellikle faiz indirimlerine ne zaman başlanacağının sinyalleri aranacak.

Fed’in mesajlarına piyasalar ne tepki verebilir?

Küresel piyasalar faiz kararından çok Fed’in önümüzdeki dönem para politikalarına ilişkin vereceği ipuçlarıyla ilgilenecek. Fed’in bu yıl bitmeden faiz indirimlerine başlayabileceğine işaret etmesi, piyasalar tarafından ‘güvercin’ algılanabilir ve dolar endeksinde, ABD tahvil faizlerinde düşüş, emtialarda yükselişler yaşanabilir. Faiz indirimi için yakın bir zamanın gösterilmemesiyle Fed ‘şahin’ bulunabilir ve piyasa tepkisi olarak; dolarda güçlenme, ABD tahvil faizlerinde yükseliş, küresel borsa endekslerinde ve altın fiyatlarında düşüşler görülebilir.

Fed için sıkılaşma döneminin sonuna gelmiş olabiliriz

Küresel piyasalar için kritik bir hafta… Bugün ABD Merkez Bankası’nın (Fed) toplantısı ve yarın ise Avrupa Merkez Bankası’nın faiz kararı takip edilecek. Fed’in toplantısı her zaman olduğu gibi yine ön planda kalacak. Geçtiğimiz yıl mart ayından bu yana Fed, para politikasında sıkılaşıyor. 2022 yılının sonlarına doğru, bu yolun sonuna gelindiğine dair mesajlarını vererek, bu seneki beklentileri değiştirmişti.

Yıl başından bu yana, Fed’in iki toplantısı oldu ve her ikisinde de 25 baz puanlık faiz artışlarını sürdürdü. Mart ayındaki toplantısını hatırlayalım, normalde 50 baz puanlık faiz artışı yapması beklenirken, bankacılık sektöründe yaşanan endişelerin etkisiyle bu beklenti 25 baz puana düşmüştü. Beklentiler doğrultusunda, Fed mart toplantısında 25 baz puan faiz artırdı. Totalde, yılbaşından bu yana 50 baz puanlık faiz artırmış oldu. Mayıs ayı için beklentiler 25 baz puan çevresinde yoğunlaşmış durumda. Fed’in bu toplantısında, son faiz artışını yapması bekleniyor. Yine de piyasalar bu konuda çok emin olamıyor.

Piyasalar Fed’in güvercin tonda devam etmesini bekliyor

En son Fed yetkililerinden gelen açıklamalarda, şahin bir üye, faiz artışlarının devam etmesini savunmuştu. Piyasaların kafasını karıştıran bir gelişmeydi. Buna rağmen, piyasalar, resesyon ve bankacılık sektörüne yönelik endişelerin devam etmesi sebebiyle Fed’in bu sene güvercin tonda devam etmesini bekliyor. Yarınki toplantı neden önemli; çünkü bu beklentileri destekleyen açıklamaların gelip gelmeyeceği belli olacak.

Piyasanın beklediği şekilde, yarın bu yılın son faiz artışı yapılırsa ve yılın kalanı için sabit bırakacaklarına dair bir algı yaratırlarsa, dolar yatay ve zayıf seyrini korumaya devam edebilir. Borsalar ve emtialarda pozitif bir görünüm bekleyebiliriz.

Ancak bunu şu şekilde de okumak gerekiyor. Faiz artışının sonu olabilir ama bunu tetikleyen riskler nedeniyle bu sona gelindi. Eğer resesyon endişeleri ve bankalarla ilgili iflas haberleri gündeme gelmeseydi, Fed’in elini bu kadar zorlaştırmayabilirdi. Fed bir süre daha faizleri arttırmak isteyebilirdi; sonuç olarak enflasyonu düşürmek için bu adımı attılar. Enflasyon hala hedeften uzakta ve kısa zamanda, hedefe yaklaşması da beklenmiyor.

Fed’in vereceği mesajlar piyasaları ikna etmeli

Bu riskler karşısında Fed’in agresif davranması, piyasalarında hoşuna gitmeyecektir ve ülke ekonomisini daha da zor duruma sokabilirler. Bu nedenle Fed için sıkılaşma döneminin sonuna gelmiş olabiliriz. Bunu da yarın net bir şekilde görüyor olacağız. Fed’in vereceği mesajlar, piyasaları ikna etmeli. Piyasaları ikilemde bırakması durumunda borsalar üzerinde risk iştahı zayıf seyretmeye devam edebilir. Emtialarda da yön arayışı sürebilir. Resesyon ile ilgili piyasaya verecekleri de algıda önemli olacaktır. Eğer resesyon konusunda dramatik açıklamalarda bulunurlarsa, piyasaların hoşuna gitmeyecektir. Bu da borsalarda satışların meydana gelmesine neden olabilir.

Küçük-orta ölçekli bankalar üzerinde riskler sürüyor

Bankalarla ilgili mevzuya gelecek olursam, küçük-orta ölçekli bankalar üzerinde riskler sürüyor. Geçtiğimiz hafta, First Republic bankası bilançosunu açıkladı ve beklentilerin üzerinde mevduatlarda çıkışlar görüldü. Bu da piyasalardaki tedirginliği arttırdı. Ancak şunu da hatırlatmak isterim, mart ayında ABD Hazine Bakanı Yellen, bankalardaki tüm mevduatları sigortalamayı düşünmediklerini belirterek, zaten küçük-orta ölçekli bankalar üzerinde risklerin devam etmesine neden olmuştu. Bu nedenle First Republic bankasında yaşanan gelişme çok sürpriz olmadı. Bundan sonrada yenileri olursa, tedirginliğin artmasını tetikleyebilir; ancak piyasa çok sürpriz karşılamayacaktır.

JP Morgan, First Republic Bankasını satın alacağını belirterek, büyük bankaların, olası bir bankacılık krizine karşı önlem almaya devam ettiklerini de gösteriyor. En azından piyasaları sakinleştiriyorlar. Fed’in de bankalarla ilgili söylemleri bu açıdan önemli. Ortamı sakinleştirici mesajlar vermesi en azından bu krize yönelik beklentileri çok etkilemeyebilir. Fiyatlamalarda da olumsuz algılamanın önüne geçebilirler.

Sonuç olarak, bugünkü karardan ziyade, karar metnindeki ifadeleri ve Fed Başkanı Powell’ın konuşması kritik olacaktır. Yılın kalanı için verecekleri sinyaller doğrultusunda piyasalarda yeni bir fiyatlamayla karşılaşabiliriz. Güvercin bir Fed, doların mevcut seyrini sürdürmesini sağlayabilir. Şahin bir Fed, güçlü doları destekler ve borsalar-emtialarda negatif bir fiyatlama yaşanabilir.Şenay Zeren/Ekonomim.com