DOLAR

32,6454$% 0.38

EURO

34,7375% -0.06

STERLİN

41,4998£% 0.29

GRAM ALTIN

2.514,93%1,25

ÇEYREK ALTIN

4.453,00%4,82

BİTCOİN

฿%

Öğle Vakti a 13:09
İstanbul HAFİF YAĞMUR 13°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Ödeme sektöründe 30 şirket lisans sırasında

BDDK, ödeme ve elektronik para şirketlerine lisans zorunluluğu getirdi. Üç farklı kategoride verilen lisansları şu ana kadar altı şirket aldı. 30’un üzerinde de başvuru var. Lisans alan üç şirketin danışmanlığını yapan KPGM, başvurusu olan 20 şirkete de danışmanlık veriyor. KPGM Şirket Ortağı Sinem Cantürk, sektördeki şirketlerden lisans için büyük bir ilgi olduğunu ifade ediyor.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), ödeme ve elektronik para kuruluşlarına yönelik önemli düzenlemelere gitti. Temmuz ayında yapılan düzenlemelere göre bu şirketlerin Türkiye’de faaliyetlerine devam edebilmeleri için BDDK’dan lisans almaları gerekiyor. Bu düzenlemelerle birlikte, halihazırda bir düzenlemeye tabi olmayan, fatura ödeme, para transferi, mobil ödeme, ön ödemeli kart ve sanal POS benzeri hizmetleri sunan şirketlere yeni kurallar getiriliyor. Bu düzenlemelerle, banka sistemi dışında yer alan bu işlemlerin kayıt altına alınması, yalnızca sermaye ve kapasite yeterliliğini sağlayan şirketlerin bu hizmetleri gerçekleştirmesi ve müşteri haklarının ve bilgilerinin korunması hedefleniyor.

BDDK tarafından verilen lisanslar üç ana başlıkta veriliyor: İlki 1 milyon TL kuruluş sermayesi olan fatura ödeme şirketleri; ikincisi 2 milyon TL kuruluş sermayeli para transferi de yapabilen şirketler; üçüncüsü ise 5 milyon TL kuruluş sermayesi olan ve bu işlemlere ilave olarak elektronik para transferi de yapabilen şirketler. BDDK’ya bugüne kadar 30’un üzerinde lisans başvurusu yapıldı. Bu şirketlerden altısı lisans aldı. Bunlardan dördü 2 milyon TL sermayeli, ikisi ise 5 milyon TL sermayeli şirketlerden oluşuyor.

Söz konusu lisans başvurularının 20’sinde KPGM danışmanlık yaptı. KPGM Türkiye Bilgi Sistemleri Risk Yönetimi Bölüm Başkam ve şirket ortağı Sinem Cantürk, BDDK’nın getirdiği düzenlemenin etkilerini, hangi sektörleri nasıl ilgilendirdiğini Ekonomist’ten Talip Yılmaz’a anlattı. Cantürk’ün sorulara yanıtları şöyle:
 
-Bu konu ne zamandır gündemde? Süreç nasıl başladı?
-BDDK, İmar Bankası vakasından sonra finans dünyasında IT sistem güvenliğine ekstra önem vermeye başladı ve 2006’dan bu yana standartlar getirip denetlemeleri artırdı. Her yıl buna bankaların hizmet aldığı kurum ve kuruluşları da ilave etmeye başladı. Ragülasyonun kapsamını genişletti. Bunun son ayağı olarak 2014 sonunda, banka gibi işlem yapan, içinde fatura ödeme noktalarının da olduğu ödeme sistemleri sektörünü bu zincire dahil etti. Uyum süresi olarak Haziran 2015’i son tarih olarak belirledi.

-Sektörde lisans alan kuruluşlar oldu mu? Yeni şirketler gündemde mi?
-Evet, altı şirket lisans aldı. KPGM danışmanlığında Aktifbank’ın iki iştiraki UPT Ödeme Hizmetleri ve N Kolay lisans aldı. Ankara Merkezli Turuncu Holding’in iştiraki olan Türk Elektronik Para AŞ, KPMG danışmanlığında ilk elektronik para kuruluşu lisansını almaya hak kazandı. Şu ana kadar ikisi 5 milyon TL, dördü 2 milyon TL sermayeli, toplam altı şirketin lisans alma işlemi tamamlandı. BDDK’da 30’un üzerinde başvuru var. Bunların 20’sinin danışmanlığını biz yapıyoruz. Fatura ödemeleri yapan küçük kuruluşlara henüz lisans verilmedi. Bu tarz iş yapan küçük işletmeler bir araya gelip bize de geliyor. Ancak onların süreçlerinin biraz daha uzun olduğu görülüyor. Çünkü henüz kurumsal bir altyapıları yok.

-Hangi sektörlerden şirketler bu alanda yatırım düşünüyor? Bu durum hangi sektörleri etkiler?
-Türkiye’de elektronik para işi yapan sektörlerin başında telekom geliyor. Operatörler, bu alanda şirket kurma çalışması yürütüyor. Biz de Avea’nın danışmanlığını yapıyoruz. Yine bankalar bu alanla ilgileniyor, yeni iştirak kurup bu sektörde olacaklar. Yemek kartları konusunun da bu alana dahil olması gündemde.

-Yabancı yatırımcıların bu alana ilgisi var mı?
-Yabancılar da ilgi gösteriyor. MoneyGram, Türkiye’de BPN adlı şirketi kurarak para transferi lisansı aldı. İnternet üzerinden çalışan online bir ödeme sistemi olan PayPal da bu işle ilgileniyor, lisans başvurusu var. Yine en bilindik Western Union bu işin içinde olacak. Bankalar üzerinden transfer yaparken, şimdi kendileri burada şirket kurup işlemleri kendileri gerçekleştirecek. Bunun yanında bazı global oyuncuların Türk şirketlerine, “Siz lisans süreçlerini tamamlayıp şirketi işler hale getirin, biz sizi satın alırız veya ortak oluruz” şeklinde önerilerde bulunduğunu duyuyoruz.

-Ödemeler sistemindeki bu düzenlemeler bankacılık sektörünü nasıl etkiler? Bir rekabet söz konusu olmaz mı?
-Bu kuruluşlar henüz bankalara rakip olabilecek boyutlara ve hacimlere sahip olmasalar da, daha uzun vadede ödeme sektörünün bankacılık sektörüyle yarışır hale gelmesi bekleniyor. Bu kuruluşlar çeşitli işlemler için banka altyapılarını kullandıkları için, bankalardaki işlem hacminin tamamen bu şirketlere kayması dununu henüz çok olası görünmüyor. Bankacılar bu gelişmelere çok sıcak bakmadı ama şu aşamada onlara etkisinin az olduğunu da düşünüyorlar. Ödemeler sistemi, bankacılık sisteminin daha az kullanıldığı kırsal bölgelerde daha çok tercih edilecek gibi. Çünkü şehirlerde otomatik ödeme talimatları daha çok kullanılıyor.

-Bu düzenlemeler elektronik para uygulamasını da kapsayacak mı?
-Elektronik para konusu, dünya ve Avrupa Birliği gündemini de yakından ilgilendiren bir konu olarak, Türkiye’de de yeni yeni ortaya çıkan bir oluşum. Ancak Türkiye’deki uygulama bitcoin benzeri “sanal para” uygulamaları şeklinde anlaşılmamalı. BDDK’nın elektronik para tanımı, matbu paraya eşdeğer, paraya dönüştürülebilen ve ön ödemeli bir kart veya kuruluşlar nezdinde bulunan bir e-para hesabı aracılığıyla kullanılan bir ödeme aracı olarak yer alıyor. Ödeme hizmetleri ve e-para ilerleyen dönemde daha çok yaygınlaşacağa ve gündelik kullanımda yer alacağa benziyor. Bu düzenlemeler elektronik parayı da kapsayacak şekilde hazırlandı.

-Tüketici, bu şirketleri neden tercih ediyor?
-Bunu üç ana başlıkta açıklayabiliriz. Birincisi mobil ve web teknolojileriyle entegre kullanılabilmesi, ikincisi güvenli bir ödeme yöntemi olması ve üçüncüsü banka hizmetlerinden farklı ödeme ve ücret koşullarını barındırması ve sunduğu farklı fırsatlar. Giderek dijitalleşen ve teknolojinin insanların hayatlarının her anını kolaylaştırdığı günümüz dünyasında, basılı para yerine elektronik para ve benzeri yeni nesil ödeme araçlarına yönelmemiz kaçınılmaz görünüyor.

YENİ DÜZENLEMELER NELER GETİRİYOR?

1-Şirketler, anonim şirket olmak zorunda.
2-Sadece fatura tahsilatı yapanların 1 milyon TL, para transferi de yapanların 2 milyon TL, elektronik para işlemi yapanların 5 milyon TL sermaye koyması gerekiyor.
3-İT altyapısı olmalı.
4-Şirket içinde denetim olacak, risk yönetimi yapılacak.
5-Genel müdür en az beş yıllık deneyime sahip ve işletme mezunu olacak.
6-Bağımsız denetçiler tarafından denetime tabi olacak.

“YENİ BAYİLİK SİSTEMİ GÜNDEME GELEBİLİR”

Sinem Cantürk, ödeme ve elektronik para sektörünü bekleyen gelişmeleri şöyle özetliyor:
“Şu anda piyasada faaliyetlerine devam eden ödeme noktaları var. Düzenlemeler haziran ayından bu yana devrede olduğu için, söz konuşu noktalar işlem yaptığında kapatılır ve cezai işlem uygulanır. Şu an lisans almamış şirketler, yasadışı faaliyet gösteriyor. Bu maliyete katlanan ve lisans başvurusu yapan şirketler ise diğer şirketleri şikayet etme noktasına geliyor. Bu noktalar ya bir araya gelip şirket kuracaklar ya da bu lisansı alan şirketlerden bayilik alarak işlemleri yürütmek durumunda olacaklar. Bu lisanslarla birlikte Türkiye’de yeni bir bayilik sistemi gündeme gelebilir.”

0 0 0 0 0 0
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

HIZLI YORUM YAP

0 0 0 0 0 0

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.