Daha risksiz ticaret mümkün

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

PSM DERGİSİ

Crede Kurucu Ortağı Ahmet Kocamaz, PSM okuyucuları için kaleme aldı…

Önce kavramlara açıklık getirmekle başlayalım. Açık veri nedir?

Açık veri yaklaşımını incelemeye başladığımızda karşımıza iki terim çıkar: Halka açık veri (public data) ve açık veri (open data).
Halka açık veri, dijital olan veya olmayan tüm mecralardan ulaşabileceğimiz veriyi ifade eder. Açık veri ise bunun bir alt kümesidir. Aralarındaki temel fark, açık verinin yapısal olarak kolay ulaşılabilir olmasıdır. Örneğin, bir yerel gazetede çıkan bir iflas haberi halka açık haberdir. Bu veri kurumlarca sorgulanabilir hale getirilirse açık veri haline gelmiş olur.
Bu nedenle Crede Veri Servisleri mühendislerinin en önemli uğraş alanlarından biri, ulaşılabilen tüm veriyi açık veri haline, yani kolayca erişilebilir hale getirmektir.

İngiltere, Almanya, ABD nasıl başardı?

İkinci sorumuz, neden açık veri? Bu soruya cevap verebilmek için açık verinin görece fazla olduğu ülkelere bakmak gerekir. İngiltere, Almanya, Amerika Birleşik Devletleri gibi ülkelerde veri daha şeffaf ve erişilebilir hale geldikçe ticaretin kolaylaştığı, şirketler arası güvenin arttığı ve ticaret hacminin büyüdüğü gözlemlenmiştir.
Bu ülkelerin diğer varlıklı ülkelerden farkı, büyük nüfuslarına rağmen kişi başı geliri yüksek tutmayı başarmaları olmuştur. Bunu yapmak için de ticaret hacminin sadece büyük kurumlar arasında değil, her segmentte artırılması gerekiyordu. Gerekli verilerin açık hale gelmesi sayesinde taraflar doğru partnerle ticaret yapma fırsatı bulurken, çürük elmaların ayıklanma süreci de hızlanmıştır. Bunun bir diğer sonucu da banka ve kurumların batık rasyolarının düşük seyretmesi olmuştur.

Türkiye’de açık veri: Geçmişten günümüze ve geleceğe bakış

Üçüncü soru, açık verinin ülkemize ne gibi faydalar sağlayacağı… Türkiye açık veri kavramıyla birçok ülkeye nispeten daha geç tanıştı. Özellikle haber kaynaklarının hızla dijitalleştiği 2010-2020 döneminden itibaren, CredIS Erken Uyarı ve İstihbarat Sistemi sayesinde bu verileri anlamlandırarak faydalanmak mümkün oldu. Kırmızı ve sarı bayraklar şirketlerin birbirlerini daha iyi tanımalarını sağlarken, ilişki ağları sayesinde ilk etapta fark edilemeyen bağlantıları görme fırsatları oldu.
2020 sonrasında ise açık veriden skor kartlar yapılabileceği gerçeğiyle tanıştık. Onlarca veriyi ve ilişkiyi konsolide ederek skora indirgeyen çözümlerimiz, otomatik karar sistemleri ve müşteri edinme (onboarding) mekanizmaları tarafından da kullanılmaya başladı.

Ülkemiz açık verinin yaygınlaşmasında çok erken bir aşamada bulunuyor. Bundan sonraki aşamada devlet kurumlarına çok iş düşüyor. Batıdaki örneklerinde olduğu gibi devlet kurumlarının daha fazla veri paylaştığı, şirket bilançolarının halka açık olduğu, şirket sorumlularının şeffaf bir şekilde görüldüğü bir dünyaya doğru evrilmek ülkemizde ticareti daha da cazip hale getirecektir.